""Şunu unutmayın: Bizim sayımız çok, onlarınsa az. Onların bize ihtiyacı bizim onlara ihtiyacımızdan daha fazla. Başka bir dünya sadece mümkün değil, bu dünya şu anda meydana geliyor. Sessiz bir günde, bu dünyanın nefes alışlarını duyabiliyorum."
- Arundhati Roy, Savaş Konuşmaları
Kampanyanızın lansmanından sonra baskıyı sürdürmeniz gerekir. İkna edilmesi gereken çeşitli aktörlerin kimler olduğunu saptamanızı ve bu hedeflere doğru ilerlemenizin nasıl olduğunu sürekli olarak değerlendirmenizi öneririz.
İkna çalışmalarını hız kesmeden sürdürün
Bu aşama çok uzun (on yıllar!) ya da kısa (aylar!) olabilir. Her kampanya farklıdır.
Bu süreçte, hedeflerinizi ikna etmek ve kamuoyundan daha fazla destek almak için farklı taktikler denemeye devam etmenizde yarar var.
Kampanyalar ivme gerektirir. İnsanlar, kampanyaya ayırdıkları zamanın ne kadar önemli olduğunu görmelidir. Ancak kampanyalarda bazen eylemler ve son dakika haberleri muazzam bir hareketlilik içinde gerçekleşirken, bazen de her şey yavaş yavaş ilerler. Bu yavaş zamanlarda ivmenizin tamamen durmasını önlemek için ne yapmalısınız?
Kampanyanızın seyri büyük farklılıklar gösterebilir. İkna etme başlığında karşınıza çıkabilecek için dört yaygın görülen engel belirledik:
- Enerjiyi birkaç ay veya yıllar boyunca devam ettirmek zor olabilir. Bu konuda bazı ipuçları işinize yarayabilir: Çözüm kampanyanız nasıl duraklayabilir - ve buna karşı çareler
- Kampanyalar bazen taktiksel kalıplara sıkışıp kalabilir: toplantılar birbirini izler ama gerçekte çok az ilerleme kaydedilir. Kamuoyu baskısını artırmanın ve ses getirmenin çoğu zaman faydası olur: Çözüm kampanyamda ivmeyi korumak için hangi taktikleri kullanmalıyım?
- Bürokrasinin duvarına toslamak bir projeyi gerçekten yavaşlatabilir ve moralleri bozabilir. Bu konuda bazı ipuçlarından yararlanabilirsiniz: Çözüm kampanyanız bürokrasiyle nasıl başa çıkacak?
- Hiç beklemediğiniz yerlerden itirazlar gelebilir. Kampanyanızı oluştururken, sürece dahil edilmedikleri takdirde itirazlar geliştirebilecek yeni topluluklara ulaşmaya devam etmeniz yararlı olacaktır. Bazı ipuçlarını burada bulabilirsiniz: Hangi beklemedik karşı çıkışlar sizi şaşırtabilir ve bunlara nasıl yanıt verebilirsiniz? (güneş panellerinin yıkıcı olduğuna dair tezler dahil: Güneş enerjisi ile ilgili insan hakları ve çevre sorunları ne olacak?)
İvmeyi korumaya yönelik taktikler nelerdir?
Çoğu hedefi ikna etmeniz için gerçek bir zorlamaya ihtiyaç duyacaksınız. Bir noktada kampanyayı tırmandırmak uygun olabilir; yaratıcı etkinliklerden yumuşak veya sözünü esirgemeyen eylemlere kadar değişik seçenekleriniz var.
Ekibiniz yalnızca tek bir eylem türüne odaklıysa yararlı olabilecek bazı tavsiyeler şunlardır:
Kampanyanıza ivme verme olasılığını da dahil edin. İvme vermenin temelinde, karar vericilerin istediğiniz taleplerinizi reddetmelerini giderek zorlaştıran unsurlar yer alır. Kitlesel bir etkinlik veya şiddetsiz - yaratıcı etkinlikler görünürlüğünüzü artırabilir, bu da karar alıcılar üzerinde etkili olabilir.
Yönetimden bir karar beklediğiniz her durumda, bu kararı uzun bir süre bekletebilecekleri olasılığını göz önünde bulundurarak plan yapın. Taleplerinizin tümünü karşılayabilirler, hiçbirini karşılamayabilirler ya da bu iki ucun arasında kalan herhangi bir karar alabilirler. Her olasılık, yanıt olarak farklı bir mesaj ve yaşamı kesintiye uğratmada farklı bir seviye gerektirebilir.
Yönetimden bir karar beklediğiniz her seferinde, bu kararı uzun bir süre bekletebilecekleri ihtimalini göz önünde bulundurarak plan yapın. Taleplerinizin tümünü karşılayabilirler, hiçbirini karşılamayabilirler ya da ikisinin arasında bir sayıda olabilirler. Her olasılık, mesaj ve kesinti düzeyi açısından farklı bir yanıt gerektirebilir.
Yaşamı kesintiye uğratmak, farklı bağlamlarda pek çok farklı anlama gelebilir. Bazen basit bir pankart odaklandığınız konuya dikkat çekmek için yeterli olabilir. Kullanılan taktikler her zaman şiddetsiz olmalıdır.
Ekibiniz yalnızca süreci hızla tırmandırmaya odaklıysa, yararlı olabilecek bazı tavsiyeler şunlardır:
Başarıya ulaşacak bir kampanyayı kaybetmenin yaygın bir yolu müttefiklerinizi çok erken bir noktada kaybetmektir. İçerideki müttefiklerinizi küstürmek ya da onları izole etmek istemezsiniz.
Bu nedenle, bazı iç zaman çizelgeleri belirleyerek kampanyanın ne zaman ivme kazanacağı ne zman yavaşlayacağını önceden düşünmek faydalıdır.
Her iki grup için de bir tavsiye: Hedefiniz için makul bir zaman çizelgesi belirleyin; böylece ileriye doğru anlamlı adımlar atmazlarsa ne zaman ivme kazandırlacağı konusunda ekibinizde bir anlaşma sağlanmış olur. Örneğin, "İçerideki bağlantılarımız, bu kararı 6 ay içinde verebileceklerini söylüyor. Bu nedenle bu kampanyayı 10 ay boyunca herhangi bir ivme kazandırma olmadan yürüteceğiz. 10 ay içinde bir ilerlemeye görülmediği durumda ivme kazandırmak zorunda kalacağımızı onlara nazikçe bildireceğiz..."
Yanlış politikalarla mücadele etmek: çift yönlü aktivizm
Kampanyanız sırasında, yenilenebilir enerjiye dair yerel politikalar konusunda uzmanlaşacaksınız. Yerel, bölgesel, ulusal, hatta uluslararası politikalar, bunların hepsi kampanyanız açısından önemlidir.
Bazı devlet teşvikleri ve politikaları destekleyici türden olabilir ve kampanyalarımızda büyük bir fark yaratabilir. Aşağıda birkaç örnek yer alıyor:
Sık sık elektrik kesintileri yaşayan ve ulusal bir enerji stratejisi olmayan Çad, sağlık kliniklerini ve küçük işletmeleri güvenilir enerji kaynaklarıyla desteklemek için şebekeden bağımsız çalışan güneş enerjisi kitlerine yatırım yapıyor.
ABD Enflasyon Düşürme Yasası Amerikalılara bir dizi teşvik sundu. Bu teşvikler arasında, 2032 yılına kadar evlere güneş enerjisi sistemlerinin kurulum maliyetinde indirim sağlayan federal kredilerin garanti edilmesi de yer alıyordu.
Nijerya'daki evlerin 'ı benzinli jeneratörlere bağımlı (bunun maliyeti yılda yaklaşık 14 milyar ABD doları). Güneş enerjisi ise çok yavaş bir başlangıç yaptı. Nijerya benzine sağlamış olduğu sübvansiyonu kaldırdığında, güneş enerjisine olan talep büyük bir hızla arttı , üstelik hükümet güneş enerjisine dair herhangi bir teşvik sunmuyor.
Uruguay, enerjisinin 'ini yenilenebilir enerjiden elde etmesini sağlayan bir dizi politika sayesinde yenilenebilir enerji bağımsızlığı alanında öncü oldu. Bu politikalar arasında elektrikli otoyollar gibi büyük projeler de yer alıyor (bu otoyollarda yol boyunca elektrikli şarj imkanı mevcut). Ancak Uruguay'ın esas gücü yerel enerji üretimi oldu. Örneğin bu alandaki Güneş Enerjisi Yasası, belirli yeni inşaatlarda su ısıtmasının 'sinin güneş enerjisinden sağlanmasını zorunlu kıldı veya rüzgar enerjisi ekipmanlarını katma değer vergisinden muaf tuttu.
Teşvikleri görmek, bunları diğer ülkelerle karşılaştırmak ve destekleyebilecek teşvikleri anlamak için RISE tarafından sunulan kullanışlı bir aracı kullanabilirsiniz: https://rise.esmap.org/.
Kampanyanızın bu noktasında, kampanyalarınızı engelleyen pek çok politikayı biliyor olacaksınız. Bunlardan bazılarının etrafından dolaşabilirsiniz. Diğerlerini ise doğrudan hedef almanız gerekecek.
Buradaki zorluğu kabul etmek gerekir. Aynı anda hem yerel bir yenilenebilir enerji projesi üzerinde çalışmak, hem de politika düzeyinde bir mücadele vermek zordur. Bu zorluğun başka bir nedeni de, bu iki alanda farklı yaklaşımların var olmasıdır:
- Yerel, ilişkilendirilebilir olun ve sorunları çözün: İnsanlara sorarsanız, hayatlarında sorunları vardır. Soyut, uzak bir çözüm onları harekete geçirmez. Onlarla, hayatlarını daha iyi hale getirecek bir şey sunarak konuşursunuz: evlerine elektrik sağlamak veya enerji faturalarını azaltan güneş panelleri sunmak gibi.
Ancak sadece politikaya odaklanan kişiler tartışabilir:
- Sorun çok büyük. Bireyleri 40 kilovatlık ampuller kullandıkları için suçlamak çok kolay. Ancak yerel bir eve, hatta bütün bir şehre odaklanınca, fosil yakıt endüstrisinin ürünlerini satmaya devam etmek için terawatt düzeyinde aldığı kararları görmezden geliyoruz. Burada doğru cevap belli: politikanın değişmesi gerekiyor. ABD akkor telli lambalara karşı yasalar çıkardığında, 2035'te yıllık 569 TWh'ye kadar tasarruf sağlanacağı tahmin ediliyordu! İşte bu yüzden politikayı değiştirmek daha iyi bir yaklaşımdır.
Bu noktada biz, "ya/ya da" yerine "ve" yaklaşımını öneriyoruz:
- "Çift yönlü aktivizm" bir fark yaratmanın iki yöntemini birleştirmekle ilgili: büyük kuralları (politikaları) değiştirmek ve aynı zamanda kendi hayatlarımızda küçük adımlar atmak. Bu iki yaklaşımı bir araya getirdiğimizde en büyük etkiyi yaratabiliriz; bu, hem insanların bulundukları yere seslenen hem de ve geniş ölçekte değişim yaratan bir etkidir.
Elbette bu, kampanyanızın tamamen ek bir düzeyi haline gelebilir. Bunun nasıl olabileceğine dair bazı örnekler aşağıda.
Yerel aktivistlerle bağlantı kurmanız gerekebilir:
ABD, PA'da, Media'da yer alan bulunan orta ölçekli bir güneş enerjisi projesi, elektrik tedarikçisi PECO'nun güneş enerjisi projesini sisteme bağlamakta yavaş davranması yüzünden engellenmişti. Topluluk, PECO'nun başka yönlerini protesto eden yerel aktivistlerle bağlantı kurdu. Yerel bir protesto gösterisine katıldılar ve eylem sırasında hikayelerini anlattılar. Elektrik şirketi, topluluk üyelerinin protesto gösterileri düzenlediğini görünce, radikalleşmenin artmasından korktu, proje hızlı bir şekilde gerçekleştirildi ve sisteme bağlandı.
Ya da politikadan olumsuz etkilenen kişilerle bağlantı kurmanız gerekebilir:
Türkiye’de 40’ın üzerinde yenilenebilir enerji kooperatifi olmasına rağmen sadece 3 tanesi aktif durumda. Bunun nedeni kooperatif kurmak için başta elektrik tüketimini tek bir ortak sayaça bağlayan kural olmak üzere, enerji kooperatifleri önündeki bir dizi mevzuat engelleri. 2019’da gerçekleşen mevzuat değişiklikleri sebebiyle enerji piyasası tamamen özel şirketlerin kontrolü altında. Çözüm ise bu kooperatifler ile değişim isteyenleri bir araya getirmekte.
Ya da tamamen yeni bir grup oluşturmanız gerekebilir:
Yeni Zelanda'da 350 için çalışan bir aktivist olan Alva Feldmeier'i ele alalım. Alva, Raglan Yerel Enerji veya Energise Ōtakigibi yerel grupların topluluğa ait dinamik enerji sistemleri kurduğunu gördü. Yerel gruplar fosil yakıt endüstrisinin hakimiyetine darbe vuruyordu. Bunlar genellikle Māori grupları veya iyi kaynaklara sahip, orta sınıftan gruplar tarafından yönetiliyorlardı. Geniş ölçekte çalışmak için daha geniş bir alana yayılma ihtiyacı vardı.
Alva, bu faaliyetleri bir araya getirmek için daha büyük bir kampanyaya ihtiyaç olduğunu fark etti ve sonunda "Yeni Zelanda'da Evde Üretilen Enerji Kampanyası"nı başlattı. Alva'nın amacı, hükümetin topluluğa ait projelerin finansmanına dahil olmasını sağlamaktı: "2035 yılına kadar 750 MW üretiyor olmalıyız, 2050 yılındaysa en az 1,5 GW hedefine ulaşmış olmalıyız."
Alva, kampanyayı şöyle tanımlıyor: "Bu kampanya ile gerçekleştirmeyi hedeflediğimiz büyük resim değişikliği için, merkezi hükümetin adım atması ve enerji üretme, alma ve tüketme biçimlerimizi temelden değiştirecek şekilde politikaları yenilemesi gerektiğini biliyoruz. Ancak bu uzun bir yolculuk, yol boyunca pek çok küçük kazanım (ve kayıp) olacak.
"Bu kampanyanın başarısının büyük bir kısmı, geleneksel enerji sistemimize karşı oluşturabileceğimiz kamuoyu tepkisinde ve yerelde topluluk temelli enerji projeleri lehine oluşturabileceğimiz kamuoyu desteğinde yatıyor. İnsanlarla bağlantı kurmanın ve onları sürece dahil etmenin en kolay yolu bunu yerel düzeyde gerçekleştirmek, çünkü insanlar topluluklarına çok önem veriyor. Bu durum hem bireyler hem de karar vericiler için geçerli."
Yerel topluluk grupları içinde zaten yerleşik olduklarından, çalışmaya yerel güçle başladılar: kampanya hedeflerini onaylamaları amacıyla yerel meclislere baskı yapmak için dilekçeler topladılar. Yaklaşımları, ulusal düzeyde büyük bir dilekçe kampanyası başlatmadan önce tabanda güç biriktirmek ve o zeminde baskıyı artırmaktı.
Her çaba farklı olabilir; ancak insanlar bir kampanyanın bu aşamasında çoğu zaman, yanlış politikalarla mücadele etmek için daha büyük bir grup ağının içerisinde yer almaları gerektiğini fark ederler. Yapılacak çok fazla iş olduğu için bu zor olabilir, ancak bu adım genellikle projelerin başarısı açısından kritik öneme sahiptir.
Büyümeye ve bağlantılar kurmaya devam edin
Bu projelerin gerçekleşmesini sağlayan şey insanlar. Bazı projeler doğru konumlanmalar ve zamanlamalar sayesinde hızla sonuca ilerlerken, diğerleri tesadüfi durumlar, yeni ittifaklar kurulması, çabaların tırmandırılması veya daha büyük gruplar ve ağlarla güç birliğine gidilmesi sayesinde kazanır.
Şehir planlama toplantıları ve başvuruların rutininde ilerlerken, her anın insanlarla bağlantı kurmak için bir fırsat sunduğunu unutmayın; bu fırsatlar sayesinde inşa etmekte olduğunuz vizyona dair ilhamlar edinebilirsiniz. Yolunuz boyunca dokunduğunuz kişilerden hangilerinin planın uygulanmasında kritik rol oynayacağını asla öngöremezsiniz.
Diğer insanlarla bağlantı kurmaya açık olmak, kampanyanıza değer katabilecek önemli bir beceridir. Bu sayede yeni fikirler, yeni bakış açıları, yeni kaynaklar ve yeni fırsatlar ortaya çıkabilir. Başkalarının size söylediklerini gerçekten dinlemek, başka insanların görüşlerine karşı gerçek bir ilgi göstermek ve sohbetlere aktif olarak katılmak, yeni bağlantılar edinmede önemli bir temel oluşturmanıza yardımcı olabilir. Bu da, ilerideki çalışmalarınıza yardımcı olabilir.
İnsanlarla bağlantılar inşa etmenin aşamalı bir süreç olduğunu ve her etkileşimin derin bir bağlantıyla sonuçlanmayacağını unutmayın. Ağ kurma çalışmalarınızı kampanyanızın dışında da devam ettirin.
Ek Kaynaklar